Ideen-Fabrikant, Generaldirektor der Traumfabrik

SAVAŞ VE BARIŞ
19.10.-15.12.2024
weltTraum
Schneidergasse 15, 1110 Wien
Ziyaret saati için aşağıdaki e-posta adresine yazın
office@huseyinart.com
“Savaş ve Barış” bir sergi değil, bir çığlık, resimlerdeki bir çığlık.
Doğduğu günden beri barışı görmemiş insanlara ithaf edilmiş bir çığlıktır "Savaş ve Barış", kendi türünü yok etmeye başından beri yemin etmiş insanlığın öyküsüdür. “Savaş ve Barış” sergisi, Viyana'nın 11. bölgesindeki Schneidergasse 15'te insanlığın bu tarihini özetliyor. 19 Ekim - 15 Aralık 2024 arası.
Hüseyin Işık'ın sözleri:
Doğduğum günden beri savaşın içindeyim.
Geçen yüzyıl savaşların, katliamların, soykırımların yüzyılıydı, bu yüzyıl da farklı değil.
Savaş bazen çok yakınımda, bazen birkaç sokak ötemde ama gazeteler, televizyonlar ve sosyal medya sayesinde her zaman yanı başımda.
Odamın içi, atölyem, yattığım yatak, yürüdüğüm sokaklar, kaldığım yerler hepsi benim için bir savaş alanıydı.
Ama ben bir savaşçı değilim. Emir vermiyorum ve almıyorum.
Sadece yazıp çizebiliyorum...
İnsan ne zaman biterse savaşda o zaman bitecek.














Neden “Hüseyin Cumhuriyeti”?
Ben bir cumhuriyette doğdum. Demokratik, laik bir cumhuriyet olduğuna inanıyordum. Zamanla acılarla, büyük acılarla durumun böyle olmadığını anlamak zorunda kaldım.
Evde dışarıda farklı bir dil konuşuluyordu. O zamanlar her evin bir dili olduğunu ve dışarıdaki dilin herkesin birbiriyle iletişim kurabilmesi için ortak, resmi bir dil olduğunu sanıyordum.
Okulda vatandaşlık dersi vardı, biz çocuklar cumhuriyetin ne demek olduğunu öğrendik. Cumhuriyetin halkın kendi kendini yönetmesi ve yönetmesi anlamına geldiği söyleniyordu. Bu fikir hoşuma gitti. Ancak gerçek çok farklıydı.
Nasıl bir cumhuriyette yaşıyordum?
İnsanların ana dillerini konuşmalarına, kültürlerini yaşamalarına izin verilmeyen, muhaliflerin tutuklandığı, işkenceye uğradığı ve öldürüldüğü bir cumhuriyetti. Yıllar sonra bizim gibi anadili yasaklanan, konuşması cezalandırılan, hapisle tehdit edilen milyonlarca insan olduğunu öğrendim.
Her on yılda bir askeri darbe yaşadım. Bundan sonra hükümet benim özel hayatımın her detayına karar verdi: Hangi pantolonu veya sakalı giymeme izin veriliyordu, ne zaman evde kalmama veya sokağa çıkmama izin veriliyordu...
Her gün ve her yerde vatan, millet, milli gurur ve benzeri konular konuşuldu. Böylece Cumhuriyet benim kabusum oldu.
Lozan'da genç Türkiye Cumhuriyeti kurulduğunda kurucu üyeler arasında Kürtler de vardı. Ancak kısa bir süre sonra bu yalanlandı. Kürtler inkar edildi, zulüm gördü ve katledildi.
İslami bir parti neredeyse çeyrek asırdır iktidarda ve Türkiye Cumhuriyeti'ni şeriat hukukuyla yönetilen bir İslam cumhuriyetine dönüştürmeye çalışıyor.
2023 yılı Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun yüzüncü yılıdır.
İşte bu yüzden son 100 yılın totaliter yönetim biçimine tepki olarak bu yıl kendi cumhuriyetimi kuruyorum.
Bundan sonra Cumhuriyetim, ayağımı nereye basarsam oradadır.
Artık benim için hiçbir sınır yok.
Kendi anayasamı yazdım ve buna göre yaşamaya devam ediyorum.
Ruh halime göre dönüşümlü olarak kullandığım birkaç milli marşım var.
Dünyadaki tüm renkler benim bayrağımdır.
İnsan benim milletimdir.
Dünya benim evim.
2023 sadece Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 100. yılı değil, aynı zamanda Burgenland'a taşınmamın da 20. yılı.
Bu nedenle Burgenland'da son 20 yılda ürettiğim işlerden küçük bir seçkiyi sergiliyorum.
Umarım iyi vakit geçirir ve sergiyi keyifle izlersiniz!
Hüseyin IŞIK, Ekim 2023 Eisenstadt



Hüseyin Cumhuriyeti Anayasası
Madde 1: Özgürlüğümün İsyanı
Eşit doğdum, zincirsiz ve özgür; varlığım kendi krallığımın tahtıdır.
Madde 2: Ayrımcılığa Karşı Başkaldırım
Etnik kökenim, dilim, dinim, inançlarım, servetim ya da herhangi bir sıfatım yüzünden ayrımcılığa boyun eğmem; ben, kendi haklarımın kalesiyim.
Madde 3: Yaşamımın Kutsal Savaşımı
Yaşama hakkım benim kutsal sancağım. Hiç kimse beni öldürmeye, işkenceye, aşağılamaya ya da cezalandırmaya cüret edemez.
Madde 4: Düşüncelerimin Özgür Kalesi
Düşüncelerim, vicdanım ve inançlarım benim isyankâr ruhumun kalesidir; kimse onları zincire vuramaz.
Madde 5: İfade Edilen İsyanım
Sözlerim, haykırışlarım, sessizliğim; hepsi benim özgür irademin yankısıdır.
Madde 6: Başkaldırı ve Haz Sancağım
Barışçıl isyanlarla sokakları inletme ve çikolatanın tadıyla ruhumu şenlendirme hakkım benimdir.
Madde 7: Sınırları Yıkan Cumhuriyetim
Hüseyin Cumhuriyeti’nde tüm sınırları yıkarım; hiçbir harita benim özgürlüğümü çitle çeviremez.
Madde 8: Mahremiyetimin Kutsal Kalesi
Özel hayatım, dokunulmaz bir tapınaktır; hiçbir gölge onu kirletemez.
Madde 9: Bilgiye Açılan İsyan Kapım
Bilgiye ve aydınlanmaya giden yol benim; öğrenme hakkımdır, kimse bunu engelleyemez.
Madde 10: Sağlığımın Koruyucu Kalkanı
Bedenim ve ruhum için sağlık ve bakım talep ederim; bu, benim isyankâr varlığımın hakkıdır.
Madde 11: Adaletin Kılıcıyla Haklarım
Adil yargılanma benim kutsal kalkanım; kimse beni keyfi zincirlere vuramaz.
Madde 12: Haklarımı Zorla Alırım
Bana verilmeyen, benden çalınan haklarımı, gerekirse ateşle ve kılıçla, göklerin öfkesiyle geri alırım; çünkü benim olanı kimse benden esirgeyemez.